© SineKulis 2018
Mafyanın içinden.
Japon roman yazarı Ryu Muralimi”nin kitabından uyarlıp yönetmenliğini Han Kun Her”nin üstlendiği 2014-15 yapımı dram ve aksiyon filmi. Cannes’da Eleştirmenler Haftası’nda dünya prömiyerini yapan bu sert mafya filmi, zalim ve acımasız bir dünyada ayakta kalmaya çabalayan iki kadının kesişen öykülerini anlatıyor.
2016 52. Baeksang Sanat Ödülleri: En İyi Yönetmen Ödülü (Han Jun-Hee)
2015 35. Kore Film Eleştirmenleri Derneği Ödülleri: Yılın En İyi 10 Filmi Ödülü
2015 45. Giffoni Film Festivali: İngiliz Film Enstitüsü Belgesi
2015 45. Giffoni Film Festivali: Grifon En İyi Film Ödülü
2015 19. Bucheon Uluslararası Fantastik Film Festivali: Jürinin Seçimi Ödülü, Bucheon
Olay bir metro istasyonun emanet eşya dolabına bırakılan yeni doğmuş bir bebeğin(İl Yang) orada bulunmasıyla başlar.
İl Yang’ı büyütüp sahiplenen bir mafya lideri olan Wo Hee yani “Anne(buradaki anne bir lakap ismi)”dir. Zamanla Anne”nin sağ kolu
olan İl kendisine verilen acımasızlığını ve insanları ne kadar etkilediğini görür. Bunun en büyük kanıtı da, para tahsilatı sonucu gittiği evde Seok Hyun’la tanışır. Ama bu tanışma sadece para tahsilatı olarak kalmaz. İl Seok Hyun’la geçirdiği süre boyunca kendisinin ilk defa sevildiğini ve ilgilenildiğini fark eder.
Fakat bu yakınlaşmadan zarar gören Anne Seok’u İl Yang’ı kardeşi tarafından öldürtür. Bu ani darbeyle yere serilen İl hayatın acı gerçekleriyle ve anlamsızlığıyla yaşadığı mafya hayatından kurtulamayacağını anlayıp kendisi de bu işe daha dahil olur.
Bir çok insanın kafasında kalıplaşmış olan “mafya da ki her insan kötüdür”bu konun duvarlarını yıkıyor. Hepsinin ayrı ayrı bir hikayesi vardır. İl Yang da onlardan sadece biri. Film ikinci bir kalıplaşmış duvarı da yıkıyor “mafya liderleri daima adam olur.” Film de görüldüğü gibi kadın da olabiliyor.
“Cinayet herkes tarafından işlenebilir” Buradaki olay; öfkenin ve intikamin ne denli güçlü oluşu.
Fragman
Film izlemeye başladığımda beni bekleyen şeyin aksiyon sahneleriyle dolu dram filmi olacağı hissine kapıldım. Fakat filmin toplumsal algıların kadın erkek ve iyi kötü kavramlarını anne ve Il-young karekteri üzerinden eleştirel bir gözle sunmayı amaçladığını filmin ortalarına geldiğinizde hissedebiliyorsunuz. Il-young kendi iç çatışmalarının seyirciyi sürekli düşünmeye ittiğini söyleyebilirim. Il-young kendi benliğini bulana kadar annenin ona yüklediği görevleri sorgusuz yerine getirmiştir. Seok-hyun ile tanışan Il-young kendi içinde önce kadınlığını fark edecek daha sonra iyi kötü çatışmasının içerisinde kalacaktır. Film kadın mafya ve kadın katil (tetikçi) kavramıyla belli tabuları yıkmayı amaçlamıştır feminist bir yaklaşımla erkek hegomanyasının (erkek maço – erkek güçlü) yıkılması sağlanmıştır. Filmin sanatsal çekim açıları ve başarılı oyunculuk performansı bence taktiri hak ediyor.